Yeni Citroen C3...

Artık zamanı gelmişti...
Kapsamlı bir operasyon geçiren C3 artık çok daha şık görünüyor. Ancak , daha önce makyaj operasyonu yapılan C4 ' ün yeni Ford Focus ile benzer burun tasarımına sahip olmasını eleştirmiştim. Şimdi görüyorum ki , yeni C3 ' ün burun tasarımı da doğal olarak ailenin diğer üyesine , yani C4 ' e benzetilmiş. Yani C3 de Focus ile benzer çizgilere sahip olmuş oluyor...
Bundan çok hoşlanmamış olsam da , yeni tasarımın eski C3 ile kıyaslanmayacak kadar şirin olduğunu belirtmek isterim.

Ama yine , eski modelde de olduğu gibi , ön kapıların dikiz aynaları ve A sütunu ile birleştiği bölgede göze hoş gelmeyen açılar mevcut.. Ya da en azından benim gözüme hoş gelmiyor...

Yüzyılın Kapışması...

Böyle bir videoyu size aktarmaktan ne kadar büyük mutluluk duyduğumu anlatamam...
"Dünyanın en hızlı ve en özel otomobilleri" dendiğinde tereddütsüz akla gelen iki isim ;
McLaren F1 ve Bugatti Veyron...
Bu iki dünya dışı yaratık , kağıt üzerinde pek çok kez karşı karşıya getirildi , pek çok kez tartışıldı. Ama ilk kez gerçekten yanyana geliyorlar. Daha doğrusu , ben böyle birşeyi ilk kez görüyorum desem yeridir...
Keyifli seyirler dilemekten başka bir söze gerek yok...

"Mobil 1 Drift Fest" e Gitmediniz mi Yoksa...?

Ben demiştim size ama... Muhteşem olacak , herkes çok eğlenecek demiştim di mi ...?
Gidenler gitmeyenlere anlatsın , anlatmaya üşenenler de Buğra ' nın bu çok izlenesi videosunu seyrettirsin... :)

Yine söylüyorum ve hep söyleyeceğim , emeği geçen herkesin eline koluna fikrine yüreğine sağlık...

Buğra ' dan...

Fiat Punto Multijet...

Stig...

Bunu mutlaka izlemeniz lazım...
Top Gear programının efsanevi ve gizemli muhteşem pilotu Stig , sonunda kaskını çıkarıp kendini gösterdi...
Hem Stig ile tanışmaya hem de Top Gear programının pist rekorunu kıran Ferrari FXX ' i izlemeye hazır mısınız...?
Acaba Stig kim...? :)

Hangi Civic TypeR...?

İşte size çok gerekli ve çok başarılı bir karşılaştırma ;
2005 yılının sonuna kadar üretilen Ep3 kasa Honda Civic TypeR ve 2006 yılında üretimine başlanan Fn2 kasa Honda Civic TypeR...
Hangisi daha başarılı? Peki ya hangisi daha çekici?...

Buğra ' dan...

Aranızda Honda S2000 sevmeyen var mı?...

Honda Civic HB - Type RR...

Tıpkı sedan versiyonunda olduğu gibi , bu konsept hatchback ' in de 240.-hp gücünde olacağını tahmin etmek zor değil...
...Ve bu modelden de muhtemelen mahrum kalacağımızı bilmek gerçekten çok üzücü...
Type RR hakkında detaylar pek yakında...

Mini , 50 Yaşında...

İyi ki doğdun Mini...
Slogan muhteşem ; "rebel , without pause"...

Buğra ' dan...

Honda Civic Es...

Hayal...

Foto Albüm 22...

Honda Civic Si Coupe...
Adeta "hadi bin de gidelim" diyor...

Honda S2000...
Bence ona en çok yakışan renk...

Honda Civic Type R...
Muhteşem bir otomobil ve mükemmel bir ortam... Bu fotoğraf hakkında sayfalarca yazabilirim...

Efsane Samuray...

Honda NSX...
1992 yılında ilk piyasaya çıktığında hafifliği , hacmiyle kıyaslanmayacak derecede verimli motoru , üstün yol tutuş kabiliyeti , gerek pist kullanımlarına , gerekse gündelik kullanım şartlarına inanılmaz derecede ayak uydurabilen karakteri , iki kişilik safkan bir spor otomobil olmasına rağmen sunduğu kabin rahatlığı , kolaylıkla çıkarılabilen t-top tavanı , aracın kullanım pratikliği , büyük sayılabilecek bagajları (motor ortada olduğu için hem önde hem de arkada yükleme bölmeleri mevcut) ve saymayı unuttuğum daha pekçok özelliği ile birlikte , spor otomobil tarihine beklenmedik bir damga vurmayı başardı...

Bu "çok özel" otomobil hakkında kısa birşeyler yazmak geldi içimden...
İki kişilik sportif kabini , koltuklar ile arka aks arasına enlemesine monte edilmiş V6 motor , arkadan itiş , muhteşem canlılıkta bir direksiyon sistemi , üstün yol tutuş kabiliyeti bu otomobili gerçekten özel kılan şeylerden sadece birkaçı...
Ne yazık ki ülkemizde benim bildiğim kadarıyla sadece 3.-adet mevcut...
Keşke zamanında daha çok ithal edilseymiş...
:(
Hem Honda , hem de Acura markaları ile üretilen ve zaman içinde sadece ufak bir makyaj operasyonuna tabi tutulan muhteşem NSX , makyaj sonrasında da mevcut tüm kabiliyetlerini tabii ki daha ileri seviyelere taşımayı başardı.
İç mekanda gösterge tablosunun formu , direksiyon ve koltukların tasarımı değişti. Asıl değişim ise aracın dışında oldu...
Makyajlı versiyonlar için açılır kapanır farlar yerine projektörlü sabit bir far tasarlandı. Eski farların açık konumdayken yarattığı rüzgar direnci ve açma-kapama motorlarının , kablolarının vs. ağırlıklarından kurtulmak suretiyle kilo ve aerodinami konularında farklı avantajlar yakalandı. Karbonfiber arka kanat ve tavan , yeni farlar , yeni jantlar , yepyeni gövde kiti , hem görsel hem de fonksiyonel değişiklikler yarattı...

2005 yılında üretim bantlarına veda eden NSX ' ler , standart versiyonda kullanılan 3.000.-cc hacmindeki atmosferik beslemeli ve VTEC teknoloji V6 motorundan 250.-hp güç ve 288.-nm tork üretiyor. Ortadan motorlu ve arkadan itişli bu mükemmel spor otomobil , yaklaşık 1.230.-kg ağırlığındaki ultra hafif gövdesi sayesinde oldukça kıvrak ve atak olmayı başarabiliyor. Üstelik yakıt tüketimi de , düşük gövde ağırlığı ve aerodinamik özellikleri sayesinde bu sınıf bir otomobilden beklenmeyecek derecede düşük.
Şanzıman olarak hem 5.-ileri düz hem de otomatik seçeneği de mevcut.

Hemen her Honda modelinin olduğu gibi NSX ' in de yüksek ateşli bir Type R versiyonu tabii ki var...
NSX Type R , 3.-litrelik atmosferik V6 motorundan 280.-hp güç üretirken , 6.-ileri düz şanzımanı ile 0-100.-km/h hızlanmasını sadece 4,4.-saniyede tamamlayabiliyor. Farkındaysanız rakipleri bu süreyi 400.-hp üstü motorlarla yapabiliyorlar , üstelik çok daha fazla yakıt harcayarak...
:)

Artık hepimiz sabırsızlıkla , yeniden yaratılan ve "spor otomobiller arenası"na yine bomba gibi düşeceğine emin olduğumuz yeni NSX ' i bekliyoruz...

Foto Albüm 21...

Citroen Xsara 2 Wrc...

Bence enfes bir kare...
Kuş cıvıltıları , lastik ve motor sesi bir arada...

21 Haziran Mobil-1 Drift Fest İstanbul / Hatırlatma...

Daha önce bu organizasyonu sizlere buradan duyurmuştum...
Bu muhteşem festivale çok az zaman kala kısa bir hatırlatma yapmak istedim. Hazır bu hatırlatmayı yaparken de , Türkiye ' de bu sporun gelişimi için olağanüstü çaba harcayan , elini taşın altına koyan herkese , özellikle Drift Academy-İstanbul ve Jdm Works ' e birkez daha teşekkür ediyorum...

...ve Buğra Akpınar ' ın kamerasından Türkiye ' de drift ;

Yeni Renault Megane Sedan...

Yeni Megane Sedan ilk bakışta bana biraz Citroen C5 ' i andırdı sanki...
Ön ve arka tekerlekler arası mesafe , tıpkı Megane II ' de de olduğu gibi yine uzun tutulmuş. Bu tasarım , ön-arka koltuklar arası diz mesafesini oldukça rahatlatacak tabii ki.

Ön tarafta oturanlar için tavan eğimi , geniş bir baş mesafesi bırakıyor. Ama sanırım arka taraftaki yolcuların baş mesafesi , bir miktar alçalarak gelen tavan yüzünden biraz daha kısa olacak.

Ne olursa olsun yeni Megane Sedan , iç mekan ferahlığı konusunda yine sınıf lideri olacak gibi görünüyor...

Top Gear / 13.Sezon...

Müptelası olduğum , dünyanın en muhteşem otomobil şov programı Top Gear 'ın 13. sezonu , 21 Haziran ' da BBC-2 ' de başlıyor...
Jeremy Clarkson , James May , Richard Hammond ve tabii ki de Stig , yine muhteşem şeyler yapıp hem gözlerimizin hem de kulaklarımızın pasını silip götürecekler...

Foto Albüm 20...

Mazda Rx-7...

Nissan 370Z / Yeni Versiyonlar...

Tasarımı yumuşatılan ve neredeyse tüm mekaniği yenilenen Nissan 350Z , yeni görünümünde adını artık 370Z olarak değiştirdi...
Özellikle yeni tasarımını çok beğendiğimi hemen söylemek istiyorum. Yeni kasada kullanılan renkler de oldukça hoş... Favorilerim beyaz , mavi ve sarı...

Şimdi beklenen gelişme olan üstü açık 370Z , yani 370Z Roadster piyasaya çıkıyor ;

Yeni kasada kullanılan motorun hacmi artık 3.700.-cc ve yarattığı güç de 332.-hp ' e yükselmiş. Önden motorlu ve arkadan itişli yapı temeli değişmezken , süspansiyon ve şanzımanda yaratılan farklar aracı bambaşka bir havaya sokmuş.

Eskisinin o köşeli ve maçok havasının bu denli yumuşatılması belki bazılarının hoşuna gitmeyebilir ama artık kalçalarının çok daha seksi göründüğü inkar edilemez bir gerçek... :)

350Z ' de olduğu gibi yine atmosferik beslemeli V6 bir motora sahip olan yeni 370Z Roadster , 6 ileri düz veya direksiyondan da kumanda edilebilen 7 ileri otomatik şanzıman seçenekleri ile satın alınabiliyor...

Bir diğer yeni versiyon ise , Nissan ' ın resmi modifiye şirketi olan NISMO , yani Nissan Motorsports International tarafından geliştirilmiş olan Nismo 370Z ;

Hem görsel hem de mekanik olarak oldukça değiştirilen Nismo , 370.-hp gücünde. Güçte aşırı bir artış olmaması sizi sakın yanıltmasın , şanzıman , diferansiyel ve süspansiyon tamamen Nismo parçaları ile modifiye edilmiş.

Göreceli olarak "şık" kabul edilebilecek yeni gövde kiti bir yana , teknik kabiliyetlerindeki değişim Nismo 370Z ' yi bence çok ama çok özel kılmaya yetiyor...

Nismo 370Z ' deki tek şanzıman seçeneği olan 6 ileri manuel şanzıman da tabii ki Nismo tarafından geliştirilmiş oldukça özel bir şanzıman...

Amerikan Hava Kuvvetleri Asfaltta...

Amerikan Hava Kuvvetleri ve G.A.S. / Galpin Auto Sports tarafından ortaklaşa yaratılan bu iki araç , savaş uçakları tema alınarak üretilen oldukça sıradışı örnekler...
G.A.S. ekibini MTV ' deki "Pimp My Ride" dan da tanıyoruz...
Hatta bu makinelerin savaş jetleri ile ortaklıkları sadece görüntüden ibaret değil. Bu araçlar , tıpkı jetler gibi savunma ve saldırı ekipmanlarına sahipler...
Karşınızda Dodge Challenger üzerine geliştirilen Vapor ve Ford Mustang üzerine geliştirilen X-1...

Kelimenin tam manası ile , bu gerçek "yol savaşçıları" hakkında daha detaylı bilgi için Amerikan Hava Kuvvetleri ' nin resmi web sitesinde şöyle bir gezinti yapmanız yeterli olacaktır...

Buğra ' dan...

"Pist Günleri" organizasyon serisi dahilinde , İzmir ' deki Autodrom , yani eski Pınarbaşı pisti...
Tabii ki Buğra ' nın sihirli kamerasından...

Bir sonraki organizasyona bence siz de mutlaka katılmalısınız... Detaylar yine her zaman olduğu gibi bu sayfalarda olacak... :)

Aston Martin Rapide...

Evet... Yine hiçbir masraftan kaçınmadık ve gittik Aston Martin Rapide ' i test edilirken yakaladık... :)
Bana sorarsanız , bugüne kadar gelmiş geçmiş en lüks , en güçlü ve en prestijli sportif sedan ile karşı karşıyayız...

Porsche Panamera ile başlayan bu ultra güçlü sedan liginde Rapide kesinlikle çok farklı bir model olacak...
6.000.-cc hacmindeki bir V12 ile kükreyecek olan bu muhteşem makine yaklaşık 470.-hp gibi bir güce sahip olacak. Bu güç belki inanılmaz yüksek bir seviyede değil ama Rapide ile yakalanacak prestij seviyesi kesinlikle kıyas kabul etmeyecektir.
Tasarımında Vanquish ve Dbs modellerinden aldığı çizgiler , onun çekiciliğinin garantisi adeta...

2010 Cadillac SRX...

Cadillac , yumuşak tasarımlı lüks SUV modeli SRX ' in yenilenmiş versiyonunu tanıttı. Amerika satış fiyatı yaklaşık 35.000.-$ seviyesinden başlayacak olan yeni SRX , iki farklı benzinli motor alternatifi ile satın alınabilecek.
Her ikisi de V6 motorlu olan versiyonlardan 3.000.-cc hacminde olanı atmosferik beslemeli ve 260.-hp gücünde. Diğer versiyon ise 2.800.-cc hacminde ve turbo besleme sayesinde 300.-hp güç üretebiliyor.

Bu kısa teknik tablodan sonra gelelim beni esas ilgilendiren noktalara ;
Bana göre bir otomobilin aynı karoserinde , aynı tip yakıtla çalışan farklı motor alternatifleri kullanılacaksa ya hacimler birbirinden çok farklı olmalı ya da beygir güçleri...
Yani 2,8.-litre ile 3,0.-litre arasındaki 200.-cc ' lik hacim farkı çok az. Benzer şekilde 260.-hp ve 300.-hp seviyeleri arasında da uçurum yok. Bu durumda bu iki versiyon arasında aksesuar farklarından kaynaklanan fiyat farkından başka bir farklılık da muhtemelen olmayacaktır. Yani burada "atmosferik besleme mi istersiniz yoksa turbo mu ?" sorusundan başka bir ayrım yok...
İşte bu noktada "farklı versiyonları üretme" konusunun bıçak sırtında kaldığı o tehlikeli noktaya geliyoruz...
Versiyonlar arasında belirgin farklar yoksa tüketici neye göre karar verecek? Kararını etkileyecek majör değişkenler yoksa neden tüketiciye bu farklı modeller sunuluyor?
Birbirinden aman aman farkları olmayan iki farklı model arasında sadece atmosferik besleme veya turbo besleme seçeneği bana göre bir tüketici davranışını yönlendirmemeli. Daha doğrusu , günümüz ekonomik koşulları dahilinde , seçeneklerin oluşturduğu makasın arası bu kadar dar tutulmamalı demek istiyorum.
Sonuçta her farklı versiyon , üretimde farklı maliyetler doğuracaktır. Bu durumda , farklı versiyonu üretebilmek için ekstra katlanılan bu yeni maliyetler , karşılığında bir satış patlaması bulamayacak ve böylece firma kendi kendini uçuruma sürükleyecektir.
Cadillac ' ın pek de parlak olmayan mali tablosu sanırım bu ve bunun gibi yanlış stratejilerin bir birikimi olsa gerek...

Şunu da eklemeden edemeyeceğim , Cadillac SRX , özellikle yandan bakıldığında Honda CRV ile fazlaca benzerlik gösteriyor. Bence daha yaratıcı olunabilirdi...
Saygılarımla...
:)

Mitsubishi Lancer Evo X FQ-400...

Bir otomobilin ismi bu kadar uzun olunca , onun hakkında da söylenecek o kadar çok şey olmalı derim ben hep...
Mitsubishi ' nin sevgili psikopat mühendislerinin son yeniliği , zaten çeviklik adına bir yapıtaşı olan "Evo" serisine bir canavar daha ilave etmek olmuş...
Eski kasada da FQ serisi vardı , yani bu nesnenin ne menem birşey olduğuna dair az çok bir öngörümüz var tabii ki hepimizin...

10. versiyon Evo ' nun FQ versiyonu , şimdiye kadar üretilmiş en güçlü ve en hızlı Evo sıfatını sonuna kadar hakeden sıradışı bir otomobil.
Standart Evo X gibi 2.000.-cc hacmindeki 4 silindirli ve turbo beslemeli makineye sahip. Ancak FQ ' nun fabrikasyon motor gücü 403.-hp ve torku da 525.-nm gibi harika bir seviyede. Üstelik bu torku da 3.500.-devirde verebiliyor. Yani karşımızda inanılmaz atik bir koşucu var.

0-100.-km/h hızlanmasını yaklaşık 3,8.-saniyede tamamlayabilen FQ-400 ' e ait bu veriler İngiltere versiyonun verileri. Tabii ki Japonya versiyonunda bu rakamlar daha iyi olacaktır.
Sadece motoru değil , çekiş sistemleri , elektronik kontrol sistemleri , süspansiyonları da tamamen geliştirilen , daha agresif bir gövde kiti giydirilen bu en özel model kesinlikle tam bir adrenalin deposu...